Dahilde İşleme Rejimi, ihracat yapan firmalar tarafından ihraç ürünleri üretmek için gerekli olan ve ithal edilen, bu yüzden de ithali gümrük vergisine tabi hammadde ya da girdilere gümrük muafiyeti getiren bir ihracatı teşvik sistemidir.
Dahilde İşleme Rejimi, yurt içinde dünya fiyatlarından temin edilemeyen, hiç temin edilemeyen ya da üretimi yetersiz olan, yeterli kalitede bulunmayan malzemelerin gümrük muafiyetli olarak yurt dışından getirilmesine olanak sağlayarak girdi maliyetlerini azaltmak suretiyle ihracatı artırmak, ihraç ürünlerine uluslararası piyasalarda rekabet gücü kazandırmak, ihraç pazarlarını geliştirmek ve ihraç ürünlerini çeşitlendirmek amacıyla oluşturulmuştur.
Buraya kadar güzel, tanımda çekici evet dünyada da uygulamaları var; ama biz kendimize bakalım;
1- İhracatımızı ithalata bağımlı hale getirdik; Tembellik diz boyu ana ürünün, tüm hammaddesini dışarıdan almaktan başka; içeride ikame ürünü uygun fiyata üretmek için hiç birşey yapılmıyor.
2- Süreç boyunca işlemlerin firmalar tarafından istismar edildiğini, vergiden kaçınma gibi her türlü boşluğun değerlendirildiğini kuvvetle muhtemel hepimizi biliyoruz ne yapıyoruz!
3-Eşdeğer eşya uygulamasına baktığımızda örneğin Ukrayna bugdayinin Türk bugdayi ile ikamesi halinde, vergi kaybi doğması seklinde bakar isek Vergi kaybına neden oluyoruz.
4- Bir çok usulsüzlük daha rahat yapılabiliyor.
5- Tarımsal hammaddenin yurt dışından temini yoluna gidiliyor neden sırf marka gücü zayıf firmaların 3 - 5 kuruş kazanması için...
6- Ayniyat tespiti yapilabilmesi kriteri gercekte ne kadar uygulanabiliyor.
7- Sürekli eklenen geçici maddelerle, firmalara saglanan ekstra süre uzatimi muafiyetler, rejime olan güveni ve bakışı etkiliyor mu diye düşünmeden geçilmiyor.
8- Teşviklerin etki analizine ilişkin bugüne kadar matematiksel/elle tutulur hiçbir adamakilli calisma yapilamamis olmasi da ayri bir eksiklik.
9- Dir kullanım oranı dünyada en yüksek olan ülkelerden biriyiz.
10- İhracatı artıracağız diye göz yumulmayan sümen altı edilmeyen, istisna tanınmayan, mücbir nedene bağlanmayan nerede ise konu kalmadı ama biz hala aynı yanlışlarda ısrar ediyoruz.
Benden söylemesi! Hayırlı işler olsun. Selçuk Şağban