TÜRK TARIMININ RUHUNA FATİHA...
- Selcuk Sagban
- 6 Eyl 2019
- 1 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 8 Eyl 2019

20 sene öncesine gidelim şimdi; Türkiye’nin demografik yapısına bakalım: nüfus 63 milyon; nüfusun yaklaşık 22 milyonu kırsal yani nüfusun yüzde 35’i; dünya tarım ülkeleri ortalamasının çok üzerinde bir rakam; bu rakam 2012 yılına kadar yüzde 23’lere kadar düşüyor ama ne oluyorsa 2013 yılında kırsaldan büyük bir göç dalgası başlıyor. 18 milyon olan kutsal! nüfus bir anda 8-9 milyon bandına geriliyor. 2018 yılında Türkiye nüfusu son 20 yılda 20 milyon kişi artarken; son istatistiklere göre 20 milyonun üzerindeki kırsal nüfus; nüfusun yüzde 6.3 üne yani 8-9 milyon bandına kadar düşüyor. Biz tarım toplumuyduk nereden nereye geldiğimizin en çarpıcı örneği; bu bilgiler ışığında tabloyu inceleyip yazıya devam edelim.
Bir de bunun üstüne tarımdaki trajik durum eklenince iş çığrından çıkıyor;
* Çiftçinin yüzde 40’ı her sene aynı ürünü ekiyor!
* Yüzde 60’ı ziraat mühendisi ile çalışmıyor!
* Çiftçinin yarısı bir kooperatife üye değil!
* Yüzde 66’sının akıllı telefonu var!
* Yüzde 67’si tarlaya yatırım yapamadı!
* Üretim maliyetleri arttı; üretim artık karlı olmaktan çıktı.
* Türkiye’nin özellikle son 6 yıldır ki yukarıdaki kırsal nüfusla bağlantılı; tarımsal ürün ihracatı artmıyor. çünkü ürün yok; yaş meyve sebzeden ; bunların mamüllerine; kuru meyveden; fındığa hep aynı...
* Son olarak da tarımsal hammadde ve tüketim ürünleri ithalatı zirve yapmış durumda.
Peki ülke olarak nerede hata yaptık; kimin umurunda bilmem ama benim umurumda ancak çok geç artık...
Bu veriler ışığında; kırsal nüfus ve tarımın ruhuna Fatiha okumaktan başka bir çözüm gözükmüyor.
Selçuk Şağban
Comments